2015
Örnek ve Işık Olun
Kasım 2015


Birinci Başkanlık Mesajı, Kasım 2015

Örnek ve Işık Olun

Kurtarıcı’nın örneğini takip ettikçe hayatlarımızın, başkalarının hayatlarına bir ışık kaynağı olma fırsatı olacaktır.

Kardeşlerim, sizlerle bir kez daha birlikte olmak ne kadar güzel. Sizin de bildiğiniz gibi, bir araya geldiğimiz Nisan ayından sonra sevgili üç Havarimizi kaybetmenin üzüntüsünü yaşadık: Başkan Boyd K. Packer, Yaşlı L. Tom Perry ve Yaşlı Richard G. Scott. Onlar, cennetteki evlerine geri döndüler. Onları özlüyoruz. Hepimize bıraktıkları Mesih’e benzer sevgi örnekleri ve ilham verici öğretileri için nasıl da minnettarız.

Yeni Havarilerimiz Yaşlı Ronald A. Rasband, Yaşlı Gary E. Stevenson ve Yaşlı Dale G. Renlund için içten bir hoş geldin diyoruz. Bu adamlar, Rab’bin işine kendilerini adamışlardır. Onlar, çağırıldıkları önemli mevkileri doldurmak için son derece nitelikli kişilerdir.

Son zamanlarda kutsal yazıları okuyup derinlemesine düşünürken özellikle iki metin aklıma takıldı. Her ikisi de bizim bildiğimiz şeyler. İlki Dağdaki Vaaz’dan: “Sizin ışığınız insanların önünde öyle parlasın ki, iyi işlerinizi görerek göklerdeki Babanız’ı yüceltsinler!”1 İkinci kutsal yazı, ilkinin anlamını derinlemesine düşünürken aklıma geldi. Bu Havari Pavlus’tan Timoteos’a gelen mektuptadır: “[Sözde], konuşmada, [ilahi] sevgide, davranışta [ruhta], imanda, paklıkta imanlılara örnek ol.”2

İnanıyorum ki ikinci kutsal yazı büyük ölçüde ilkini nasıl başarabileceğimizi açıklıyor. Bizler, İsa Mesih’in sevindirici haberini [sözde], konuşmada, [ilahi] sevgide, davranışta [ruhta], imanda ve paklıkta uygulayarak inananlara örnek oluruz. Bunu yaparsak, ışığımız başkalarının görmesi için parlayacaktır.

Her birimiz, Mesih’in Işığı verilmiş olarak dünyaya geldik. Kurtarıcı’nın örneğini takip ettikçe ve O’nun yaşadığı gibi ve O’nun öğrettiği gibi yaşadıkça bu ışık içimizde yanacak ve diğerlerinin yolunu aydınlatacaktır.

Havari Pavlus, inananların altı niteliğini listeler ki bunlar ışığımızın parlamasını sağlayacak niteliklerdir. Her birisine göz atalım.

İlk iki nitelik olan sözde ve konuşmada örnek olmayı birlikte ele alalım. Kullandığımız kelimeler, insanları yüceltebilir ve onlara ilham verebilir ya da zarar verip alçaltabilir. Dünyada bugün, neredeyse gittiğimiz her yerde etrafımızı çeviren bir küfür bolluğu vardır. Yüce Tanrı’nın isimlerinin gelişigüzel ve düşünmeden kullanılışını duymaktan kaçınmak zor. Edebe aykırı yorumlar televizyonun, filmlerin, kitapların ve müziğin değişmez bir öğesi haline gelmiş gibi görünüyor. Aşağılayıcı sözler ve öfkeli söylemler ağızdan ağıza dolaşıyor. Yaralayıcı ve rencide edici kelimelerden veya yorumlardan kaçınarak ve dilimizi temiz tutarak başkaları ile her zaman sevgili ve saygılı şekilde konuşalım. Umarım hizmeti boyunca hoşgörü ve nezaket ile konuşmuş Kurtarıcı’nın örneğini takip edebiliriz.

Pavlus tarafından belirtilen bir sonraki nitelik, “Mesih’in saf sevgisi”3 olarak tanımlanmış olan ilahi sevgidir. Eminim ki, etki alanımız içerisinde yalnız olan, hasta olan ve cesaretinin kırılmış olduğunu hisseden insanlar vardır. Onlara yardım etmek ve onların moralini düzeltmek için fırsatımız var. Kurtarıcı umutsuza umudu getirdi ve zayıfı güçlendirdi. O, hastaları iyileştirdi; O, topalların yürümesini, körlerin görmesini ve sağırların duymasını sağladı. O ölüleri bile diriltti. Hizmeti boyunca O, muhtaç olan herkese ilahi sevgi ile ulaştı. O’nun sergilediği örnek davranışları yapmaya çalıştığımızda, kendi hayatımız dahil, başkalarının hayatlarını kutsayacağız.

Sonra, davranışlarımız ile [ruhta] örnek olacağız. Bana göre bunun anlamı hayatımızda şefkate, minnettarlığa, bağışlamaya ve iyi niyete sahip olmak için çabalamaktır. Bu nitelikler bize, çevremizde olan insanların hayatlarına dokunacak olan bir ruhu sağlayacaktır. Hayatım boyunca böyle bir ruha sahip sayısız kişilerle ilişkide bulunma fırsatım oldu. Onlarla birlikteyken özel bir duyguyu hissettik, onlarla ilişkide olmayı ve onların örneklerini takip etmeyi hissetmemizi sağlayan bir duyguydu. Onlar Mesih’in Işığını yayarlar ve O’nun bize olan sevgisini hissetmemize yardım ederler.

Saf ve sevgi dolu bir ruhtan gelen ışığın başkaları tarafından takdirle karşılandığını size göstermek için uzun yıllar önce yaşadığım bir tecrübeyi sizle paylaşacağım.

O tarihlerde, Kilise liderleri Kilise’nin Kudüs Merkezi’nin inşa edileceği arazinin kira sözleşmesini düzenlemek amacıyla Kudüs’teki yetkililerle bir araya geldi. Gerekli izinlerin alınabilmesi için Kilise, merkezde kalacak üyelerimizin inançlarını yaymaya çalışmayacaklarını kabul etmek zorundaydı. Bu anlaşma yapıldıktan sonra Kilise’yi ve üyelerini tanıyan İsrailli bir görevli, Kilise’nin dini yaymama anlaşmasına bağlı kalacağını bildiğini belirtti. “Fakat,” dedi, orada okuyacak öğrencileri kastederek, “Onların gözlerindeki ışık hakkında ne yapacağız?”4 dedi. Umarım bu özel ışık içimizde her zaman parlayabilir ve başkaları tarafından tanınabilir ve takdir edilebilir.

İmanda örnek olmak, Rab’be ve O’nun sözüne güvenmek anlamına gelir. Bu demektir ki, sahip olduğumuz ve beslediğimiz inançlar düşüncelerimize ve hareketlerimize rehberlik edecektir. Rab İsa Mesih’e ve Cennetteki Babamız’a olan imanımız yaptığımız her şeyi etkileyecektir. Çağımızın karışıklığı, vicdani çatışmalar ve günlük yaşam kargaşası içerisinde, sabit iman hayatımızın bir dayanak noktası haline gelir. Şunu unutmayın, iman ve şüphe aynı anda, aynı zihinde var olamaz; biri diğerini yok edecektir. Defalarca söylenmiş olsa da ben yinelemek istiyorum ki ihtiyacımız olan imanı kazanmak ve korumak için kutsal yazıları okumak, çalışmak ve üzerinde düşünmek önemlidir. Dua aracılığıyla Cennetteki Babamız ile iletişim hayati önem taşımaktadır. Biz bu şeyleri ihmal etmeyi göze alamayız çünkü düşman ve onun orduları acımasızca zırhımızda bir çatlak ve bağlılığımızda bir azalma arıyorlardır. Rab, gayretle aramamızı, her zaman dua etmemizi ve inanmamızı ve her şeyin bizim iyiliğimiz için olacağını söyledi.5

Son olarak; pak olmalıyız ki bu bedenen, zihnen ve ruhsal olarak temiz olmak demektir. Vücudumuzun, hürmet ve saygı ile muamele edilmesi gereken bir tapınak olduğunu biliyoruz. Aklımız, canlandırıcı ve yüceltici düşüncelerle dolmalıdır ve kirletici düşüncelerden arındırılmış olarak tutulmalıdır. Kutsal Ruh’un sürekli yoldaşımız olması için bizler layık olmalıyız. Kardeşlerim, paklık bize huzur getirecek ve Kurtarıcı’nın vaat ettiği şeyleri almamıza hak kazandıracaktır. O şöyle dedi,” Ne mutlu yüreği temiz olanlara! Çünkü onlar Tanrı’yı görecekler.”6

Eğer sözde, konuşmada, [ilahi] sevgide, davranışta [ruhta], imanda, paklıkta örnek olabilmeyi kanıtlarsak, dünyaya ışık olmaya hak kazanacağız.

Hepinize ve özellikle gençlere söylemek istiyorum ki; dünyadaki insanlar, sevgi dolu Cennetteki Babamız tarafından bizlere verilen ilkeler ve talimatlardan giderek daha uzaklaşırken bizler kalabalıktan farklı olacağız çünkü biz farklıyız. Biz dikkat çekeceğiz çünkü biz gösterişsiz giyiniriz. Biz farklı olacağız çünkü küfür etmeyiz ve vücudumuz için zararlı olan maddeleri kullanmayız. Biz farklı olacağız çünkü kötü şaka ve aşağılayıcı sözlerden kaçınırız. Biz farklı olacağız çünkü evimizden ve hayatımızdan Ruh’u kaçıracak ahlaksız ve aşağılayıcı medya seçimleriyle zihnimizi doldurmamaya karar verdik. Biz ahlakla ilgili seçimler -sevindirici haber ilkeleri ve standartlarına bağlı seçimler- yaparken kesinlikle dikkat çekeceğiz. Bizi dünyadaki insanların çoğundan farklı kılacak bu şeyler bize aynı zamanda giderek karanlıklaşan dünyada parlayacak olan o ışığı ve ruhu sağlayacaktır.

Farklı olmak ve kalabalık içinde tek başına durmak genellikle zordur. Başkalarının ne düşündüğünden ya da ne söylediğinden korkmanız doğaldır. Mezmur’daki sözler bizi teselli eder: “Rab benim ışığım, kurtuluşumdur, kimseden korkmam. Rab yaşamımın kalesidir, kimseden yılmam.”7 Eğer Mesih’i hayatlarımızın merkezi yaparsak, korkularımızın yerini inancımızın cesareti dolduracaktır.

Hayat hiçbirimiz için mükemmel değildir; bazen karşı karşıya kaldığımız zorluklar ve güçlükler ezici hale gelebilir ve ışığımızın zayıflamasına neden olabilir. Ancak, Cennetteki Babamız’ın yardımıyla ve başkalarından gelen destekler birleştiğinde bir kez daha kendi yolumuzu aydınlatacak ve ihtiyacı olanlara aydınlık sağlayabilecek bu ışığa yeniden kavuşabiliriz.

Örnek olarak, ilk kez yıllar önce okuduğum popüler bir şiirin dokunaklı sözlerini sizlerle paylaşmak istiyorum:

Geceleyin bir yabancı ile karşılaştım

Onun lambası artık ışık saçmıyordu.

Onu durdurdum ve benim lambamdan

Lambasını yakmasına izin verdim.

Daha sonra bir fırtına çıktı

Ve yeri göğü sarstı.

Ve rüzgar dindiğinde

Benim lambam sönmüştü!

Ne var ki yabancı adam bana geri geldi;

Onun lambası hâlâ yanıyordu!

O kıymetli alevi eline aldı

Ve benimkini yaktı!8

Kardeşlerim, kendimizi hangi durumun içinde bulursak bulalım, fırsatlarımız her gün etrafımızı aydınlatmaktır. Gerek kendi aile üyelerimiz ve arkadaşlarımız olsun, gerekse iş arkadaşlarımız, sadece tanıdığımız insanlar ya da tamamen yabancılar olsun, Kurtarıcı’nın örneğini takip ettikçe, hayatlarımızın başkalarının hayatlarına bir ışık kaynağı olma fırsatı olacaktır.

Her biriniz için söyleyebilirim ki, sizler Cennetteki Babamız’ın oğlu veya kızlarısınız. Kurtarıcı’nın sevgisini ve öğretilerini yansıtmak için ve herkes görebilsin diye cesurca ışığınızı saçmak için O’nun huzurundan bu dünyaya bir süre yaşamak için geldiniz. Yeryüzündeki bu süre sona erdiğinde eğer üzerinize düşeni yapmışsanız, Tanrı ile sonsuza kadar yaşamak için O’nun huzuruna geri dönüşün görkemli nimeti sizin olacaktır.

Kurtarıcı’nın şu kelimeleri nasıl da güven vericidir ki: “Ben dünyanın ışığıyım. Benim ardımdan gelen, asla karanlıkta yürümez, yaşam ışığına sahip olur.”9 Ben, O’na tanıklık ederim. O bizim Kurtarıcımız ve Fidye ile Kurtaranımız, Baba’nın yanındaki Savunucumuz’dur. O, bizim Örneğimiz ve gücümüzdür. O, karanlıkta parlayan ışıktır.10 Umuyorum ki sesimi duyan herkes O’nu takip edeceğine yemin edebilir, böylece dünya için parlayan bir ışık olabiliriz ki bu benim duamdır, O’nun kutsal adıyla, hatta Rab İsa Mesih’in adıyla, amin.