Genel Konferans
Tapınak ve Ruhsal Temeliniz
Ekim 2021 genel konferansı


18:59

Tapınak ve Ruhsal Temeliniz

Aynı şekilde, ne zaman hayatınızda herhangi bir karışıklık meydana gelse, ruhsal olarak en güvenli yer tapınak antlaşmalarınızın içinde yaşamak olacaktır!

Sevgili kardeşlerim, bu sabah sizlerle birlikte olabildiğim ve kalbimdeki duyguları paylaşabildiğim için minnettarım.

Bildiğiniz üzere, tarihi Salt Lake Tapınağı’nda büyük çaplı tadilatlar yapıyoruz. Bu karmaşık proje, bir asırdan fazla bir süredir iyi hizmet veren orijinal temelin büyük ölçüde güçlendirilmesini içeriyor. Fakat, bu tapınak çok daha uzun süre ayakta kalmalı. Mayıs ayı sonlarında, bu devasa projedeki ilerlemeyi inceledim. Eşim Wendy’nin ve benim gördüğüm şeyleri görmekten memnun olacağınızı düşündüm. Sanırım, “Ne Kadar Güçlü Bir Temel” 1 ilahisinin bizim için neden yeni bir anlam ifade ettiğini anlayacaksınız.

2:4

Salt Lake Tapınağı tadilat alanından video: “Salt Lake Tapınağı’nın orijinal temeline bakıyoruz. Bahçe Odası’nın altındaki bir alanda duruyorum. Bütün bu binanın işçiliğini incelerken, öncülerin başardığı şeylere hayret ediyorum. Bu muhteşem tapınağı sadece kendileri için mevcut olan araçlar ve tekniklerle bir asırdan uzun bir süre önce inşa ettiklerini düşündüğümde, tamamen hayretler içinde kalıyorum.

“Bunca yıl sonra, ancak temeli yakından incelersek, erozyonun etkilerini, orijinal taş işçiliğinde oluşan boşlukları ve duvardaki değişen sağlamlık aşamalarını görebiliriz.

“Şimdi modern mühendislerin, mimarların ve inşaat uzmanlarının bu orijinal temelin güçlendirilmesi için neler yapabildiklerine tanık olurken, kesinlikle hayretler içinde kalıyorum. Onların çalışmaları hayret verici!

“Herhangi bir binanın temeli, özellikle de bu kadar büyük olan bir binanın temeli, depremlere, aşınmaya, şiddetli rüzgarlara ve tüm binaları etkileyen kaçınılmaz alçalmalara dayanacak kadar güçlü ve dayanıklı olmalıdır. Şu anda devam etmekte olan karmaşık güçlendirme görevi, bu kutsal tapınağı zamana karşı koyabilecek ve dayanabilecek bir temelle güçlendirecektir.”

Gittikçe daha dayanaksız hale gelen bu saygıdeğer tapınağa, doğanın güçlerine Bin Yıllık Dönem’de dayanacak bir temel sağlamak için hiçbir çabadan kaçınmıyoruz. Benzer şekilde, şimdi her birimizin, kişisel ruhsal temellerimizi güçlendirmek için -belki de daha önce hiç almadığımız- olağanüstü önlemleri alma zamanıdır. Eşi benzeri görülmemiş zamanlar, eşi benzeri görülmemiş önlemler gerektirir.

Sevgili kardeşlerim, bu günler son günlerdir. Eğer siz ve ben yaklaşan tehlikelere ve baskılara dayanacaksak, her birimizin Fidye ile Kurtaran’ımız olan İsa Mesih’in kayası üzerine inşa edilmiş sağlam bir ruhsal temele sahip olması zorunludur. 2

Bu yüzden her birinize soruyorum, sizin temeliniz ne kadar sağlam? Ve sevindirici haber hakkındaki tanıklığınız ve anlayışınız için hangi güçlendirmelere ihtiyacınız var?

Tapınak, inancımızı ve ruhsal dayanıklılığımızı güçlendirmenin merkezinde yer alır, çünkü Kurtarıcı ve O’nun öğretisi tapınağın tam kalbidir. Tapınakta, talimatla ve Ruh aracılığıyla öğretilen her şey, İsa Mesih hakkındaki anlayışımızı arttırır. O’nun temel kutsal törenleri, kutsal rahiplik antlaşmaları aracılığıyla bizi O’na bağlar. Daha sonra, biz antlaşmalarımızı yerine getirirken, O bize Kendi iyileştirici, güçlendirici gücünü bağışlar. 3 Ah! Önümüzdeki günlerde O’nun gücüne nasıl da ihtiyacımız olacak.

“Eğer [biz] hazırsak korkmayacağımız” bize vaat edildi. 4 Bu güvence bugün derin sonuçlar doğurmuştur. Rab, günümüzdeki eşi benzeri görülmemiş zorluklara rağmen, temellerini İsa Mesih üzerine kuranların ve O’nun gücünden nasıl yararlanacaklarını öğrenenlerin bu çağın benzersiz kaygılarına yenik düşmemeleri gerektiğini bildirmiştir.

Tapınak kutsal törenleri ve antlaşmaları çok eskidir. Rab, Adem ve Havva’ya dua etmelerini, antlaşmalar yapmalarını ve kurbanlar sunmalarını buyurdu. 5 Aslında, “Yeryüzünde Rab’bin sözüne itaat edecek bir halk olduğu zaman, onlara tapınaklar inşa etmeleri emredildi.” 6 Temel eserlerimiz; tapınak öğretileri, giysileri, lisanı ve daha pek çok konuda referanslarla doludur. 7 İnandığımız her şey ve Tanrı’nın antlaşmalı halkına verdiği hervaat tapınakta bir araya gelir. Her çağda tapınak, Tanrı ile antlaşma yapanların ve bu antlaşmaları tutanların antlaşmanın çocukları olduğuna dair çok değerli bir hakikati vurgular.

Böylece, Rab’bin evinde, İbrahim, İshak ve Yakup’un yaptığı aynı antlaşmaları Tanrı ile yapabiliriz. Ve aynı kutsamaları alabiliriz!

Kirtland ve Nauvoo Tapınakları

Tapınaklar, ilk günlerinden beri bu düzenleme döneminin bir parçası olmuştur. 8 İlya mühürleme yetkisinin anahtarlarını Kirtland Tapınağı’nda Joseph Smith’e teslim etti. Rahipliğin tamamı Nauvoo Tapınağı’nda iade edildi. 9

Joseph Smith şehit oluncaya kadar, ilahi güç armağanı ve mühürleme kutsal törenlerinin iade edilişini ilerleten vahiyler almaya devam etti. 10 Bununla birlikte, Joseph Smith daha çok geliştirmelere ihtiyaç olduğunu fark etti. Mayıs 1842’de Brigham Young’ın ilahi güç armağanı törenini yaptıktan sonra Joseph, Brigham’a şunları söyledi: “Bu törenler doğru bir düzene konulmamış ama bulunduğumuz şartlar altında elimizden gelenin en iyisini yaptık ve bu konuyu ele alıp, tüm bu törenleri düzenlemenizi ve sistematikleştirmenizi dilerim.” 11

Peygamber’in ölümünün ardından Başkan Young, Nauvoo Tapınağı’nın 12 tamamlanmasını denetledi ve daha sonra Utah Bölgesi’nde tapınaklar inşa etti. St. George Tapınağı’nın alt katlarının adanması sırasında, Brigham Young, vekaleten yapılan tapınak işinin aciliyetini güçlü bir şekilde şöyle bildirmişti, “Ne zaman bu konuyu düşünsem, yedi gök gürültüsü sesinin insanları uyandırmasını istiyorum.” 13

O zamandan itibaren, tapınak kutsal törenleri yavaş yavaş geliştirildi. Başkan Harold B. Lee, Kurtarıcı’nın iade edilmiş Kilisesi’nin içinde prosedürlerin, yöntemlerin ve hatta tapınak kutsal törenlerinin uygulamasının neden değişmeye devam ettiğini açıkladı. Başkan Lee şöyle dedi: “İsa Mesih’in sevindirici haberinin ilkeleri ilahidir. Vahiy yoluyla Rab dışında, hiç kimse Kilise’nin ilkelerini ve [öğretisini] değiştirmez. Ancak, belirli bir zamanda başkanlık edenlere ilham edilen talimat onlara geldikçe yöntemler değişir.” 14

Rab’bin sofrasının uygulanmasının yıllar içinde nasıl değiştiğini göz önünde bulundurun. Eski zamanlarda, Rab’bin sofrasındaki su büyük bir kapta topluluğa sunuluyordu. Herkes ondan içerdi. Artık tek kullanımlık bardaklar kullanıyoruz. Prosedür değişti, ancak antlaşmalar aynı kaldı.

Şu üç hakikat üzerinde derinlemesine düşünün:

  1. İade ediliş bir olay değil, bir süreçtir ve Rab tekrar gelene kadar devam edecektir.

  2. İsrail’in toplanmasının nihai amacı 15 , tapınak kutsamalarını Tanrı’nın sadık çocuklarına getirmektir.

  3. Bu amacı daha etkili bir şekilde nasıl gerçekleştireceğimizi araştırırken, Rab daha fazla bilgi vahiy eder. Devam eden İade Ediliş’in devam eden vahiye ihtiyacı vardır.

Birinci Başkanlık ve Oniki Havariler Kurulu Rab’be sık sık, tapınak kutsamalarını O’nun sadık çocuklarına götürmenin daha iyi yolları olup olmadığını sormaktadır. Dil ve kültür farklılıklarına rağmen tapınak talimatlarının, antlaşmalarının ve kutsal törenlerinin dünya çapında doğruluğunu ve tutarlılığını nasıl sağlayacağımız konusunda düzenli olarak rehberlik arıyoruz.

Rab’bin yönetimi altında ve dualarımıza yanıt olarak, son zamanlarda yöntemsel düzenlemeler yapılmıştır. O, tam olarak neler yapmak için antlaşmalar yaptığınızı çok net bir şekilde anlamanızı isteyendir. O, Kendi kutsal törenlerini tam olarak tecrübe etmenizi isteyendir. O, ayrıcalıklarınızı, vaatlerinizi ve sorumluluklarınızı anlamanızı ister. O, daha önce hiç sahip olmadığınız ruhsal içgörülere ve uyanışlara sahip olmanızı ister. O bunu, her nerede yaşarsa yaşasınlar, bütün tapınak ziyaretçileri için ister.

Tapınak yöntemlerindeki mevcut düzenlemeler ve bunu takip edecek olan diğer düzenlemeler, Rab’bin Kilisesi’ni aktif olarak yönettiğinin sürekli kanıtıdır. O, hayatımızı O’na ve O’nun tapınağının kutsal törenlerine ve antlaşmalarına odaklayarak, her birimize ruhsal temellerimizi daha etkin bir şekilde güçlendirmemiz için fırsatlar sağlar. Tapınak tavsiye belgenizi, pişmanlık duyan bir yürek ve arayışta olan bir zihin ile Rab’bin bilgi evine getirdiğinizde, O size öğretecektir.

Mesafe, sağlık sorunları veya diğer kısıtlamalar bir süre boyunca tapınağa gitmenizi engelliyorsa, yaptığınız antlaşmaları zihninizde tekrarlamanız için sizi düzenli bir zaman belirlemeye davet ediyorum.

Eğer tapınağa katılmayı henüz sevmiyorsanız, tapınağa daha az değil, daha sık gidin. Rab’bin, orada Ruh’u aracılığıyla size öğretmesine ve ilham vermesine izin verin. Size vaat ediyorum ki, zamanla tapınak bir güvenlik, teselli ve vahiy yeri olacaktır.

Eğer her genç yetişkinle bire bir konuşmam mümkün olsaydı, tapınakta mühürlenebileceğiniz bir eş aramanız için size yalvarırdım. Bunun hayatınızda ne tür bir fark yaratacağını merak edebilirsiniz. Vaat ediyorum ki, bu her şeyi değiştirecektir! Tapınakta evlenip tekrar tekrar tapınağa geldiğinizde, kararlarınızda güçlenecek ve rehberlik alacaksınız.

Eğer hâlâ tapınakta mühürlenmemiş olan her karı ve koca ile konuşabilseydim, bu taçlandırıcı, hayat değiştiren kutsal töreni almanız konusunda gerekli adımları atmanız için size yalvarırdım. 16 Bu bir fark yaratacak mı? Eğer sadece sonsuza kadar ilerlemek ve sonsuza kadar birlikte olmak istiyorsanız. Sonsuza kadar birlikte olmayı dilemek bunu gerçekleştirmez. Başka hiçbir tören veya sözleşme bunu yapmaz. 17

Eğer evlenmeyi özlemle bekleyen fakat ebedi eşini henüz bulamayan her erkek veya kadınla konuşabilseydim, Rab’bin evinde ilahi güç armağanını kuşanmak için evlenmeyi beklememenizi ısrarla rica ederdim. Rahipliğin kudretiyle silahlanmanın ne demek olduğunu öğrenmeye ve tecrübe etmeye şimdiden başlayın.

Ve tapınak antlaşmaları yapmış olan her birinize, dua ederek ve sürekli olarak, tapınak antlaşmalarını ve kutsal törenleri anlamaya çalışmanız için yalvarıyorum. 18 Ruhsal kapılar açılacaktır. Cennet ile yeryüzü arasındaki perdeyi nasıl aralayacağınızı, Tanrı’nın meleklerinin size eşlik etmesini nasıl isteyeceğinizi ve cennetten nasıl daha iyi talimatlar alacağınızı öğreneceksiniz. Bunu yapmak için gösterdiğiniz gayretli çabalarınız, ruhsal temelinizi sağlamlaştıracak ve güçlendirecektir.

Sevgili kardeşlerim, Salt Lake Tapınağı’ndaki tadilatlar tamamlandığında, bir deprem sırasında Salt Lake Vadisi’nde o tapınağın içinden daha güvenli bir yer olmayacaktır.

Aynı şekilde, ne zaman hayatınızda herhangi bir karışıklık meydana gelse, ruhsal olarak en güvenli yer tapınak antlaşmalarınızın içinde yaşamak olacaktır!

Lütfen şunu söylediğimde bana inanın, ruhsal temeliniz sağlam bir şekilde İsa Mesih üzerine kurulduğunda, korkmanıza gerek yoktur. Tapınakta yaptığınız antlaşmalara sadık kaldıkça, O’nun gücüyle güçlendirileceksiniz. Daha sonra ruhsal depremler meydana geldiğinde, ruhsal temeliniz sağlam ve sarsılmaz olduğu için güçlü durabileceksiniz.

Sizi seviyorum sevgili kardeşlerim. Bildiğim hakikatler şudur: Tanrı, bizim Cennetteki Babamız, sizin eve, O’nun yanına dönmeyi seçmenizi ister. O’nun ebedi ilerleme planı karmaşık değildir ve özgür iradenize saygı gösterir. Gelecek dünyada kim olacağınızı ve kiminle olacağınızı seçmekte özgürsünüz!

Tanrı yaşıyor! İsa, Mesih’tir! Bu Kilise O’nun Kilisesi’dir, ilahi kaderinizi gerçekleştirmenize yardımcı olmak için iade edilmiştir. İsa Mesih’in kutsal adıyla böyle tanıklık ederim, amin.

Kaynaklar

  1. Bkz. “Ne Güçlü Bir Temel,” İlahiler, no. 85.

  2. Böylece “şeytan kendi güçlü rüzgar[ını] gönderdiğinde, … üzeri[m]izde hiçbir gücü olmayacak … bu kaya üzerine evi[m]izi kurduğu[m]uzdan dolayı, ki bu sağlam bir temeldir, eğer insanlar bu temel üzerine evlerini kurarlarsa yıkılamazlar” (Helaman 5:12; vurgu eklenmiştir).

  3. Bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 109:15, 22.

  4. Öğreti ve Antlaşmalar 38:30; ayrıca bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 10:55.

  5. Bkz. Musa 5:5-6.

  6. Kutsal Kitap Sözlüğü, “Tapınak.”

  7. Örneğin bkz. Mısır’dan Çıkış 28; 29; Levililer 8. Musa’nın çadırı, “tanıklık çadırı” (Çölde Sayım 9:15) ve “tanıklık konutu” (Mısır’dan Çıkış 38:21) olarak biliniyordu. Süleyman’ın tapınağı, Lehi’nin ailesinin Yeruşalim’i terk etmesinden birkaç yıl sonra, M.Ö. 587’de yıkıldı. Bu tapınağın Zerubbabil tarafından restorasyonu yaklaşık 70 yıl sonra gerçekleşti. Daha sonra tapınak, M.Ö. 37’de çıkan yangında hasar gördü. Hirodes, yaklaşık M.Ö. 18’de tapınağı genişletti. Daha sonra, İsa tarafından bilinen bu tapınak M.S. 70 yılında yıkıldı. Nefi, dua etmek için “sık sık dağa” çıkarak (1. Nefi 18:3) tapınak benzeri deneyimler yaşadı ve daha sonra, Amerika’da “Süleyman’ın tapınağını örnek alarak” daha az gösterişli olmasına rağmen bir tapınak inşa etti (bkz. 2. Nefi 5:16).

  8. Bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 88:119; 124:31.

  9. Bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 110:13-16; 124:28 Nauvoo Tapınağı’nın köşe taşı, Joseph Smith’in onu inşa etmek için vahiy almasından sadece birkaç ay sonra, 6 Nisan 1841’de yerleştirildi. Nauvoo Tapınağı’nın genişletilmiş işlevleri vardı. Örneğin, Rab, Azizlerin ölmüş olanlar için vaftiz olması amacıyla bir vaftiz kurnasının gerekli olduğunu açıkladı (bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 124:29-30).

  10. Bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 131; 132. Öğreti ve Antlaşmalar 128, Joseph Smith’in Azizlere ölmüş olanlar için vaftizle ilgili olarak yazdığı bir mektubu içerir. O orada, ölmüş olanların kurtuluşunun “kurtuluşumuz için gerekli ve zorunlu olduğunu” bildirdi, … “[çünkü] biz olmadan onlar mükemmel kılınamazlar; biz de ölülerimiz olmadan mükemmel kılınamayız” (15. ayet).

  11. Joseph Smith, Saints: The Story of the Church of Jesus Christ in the Latter Days , cilt 1, The Standard of Truth, 1815–1846 (2018), 454.

  12. “Kilise Tarihçisi George A. Smith, Aralık 1845 ve Ocak 1846’da kısmen tamamlanmış Nauvoo Tapınağı’nda, 5634 kardeşin ilahi güç armağanlarını aldığını bildirdi. Çiftlerin mühürlenmesi 7 Şubat [1846’ya] kadar devam etti ve o zamana kadar 2.000’den fazla çift rahiplik tarafından, zaman boyunca ve sonsuzluk boyunca birleştirildi (Bruce A. Van Orden, “Temple Finished before Exodus,” Deseret News, 9 Aralık 1995, deseret.com; ayrıca bkz. Richard O. Cowan, “Endowments Bless the Living and Dead,” Church News, 27 Ağustos 1988, thechurchnews.com).

  13. “Eğer atalarımız ölülerin arasından konuşabilselerdi sizce ne derlerdi? ‘Binlerce yıldır burada, işte bu hapishanede yatıp bu düzenleme döneminin gelmesini bekledik’ demezler mi? … Neden, eğer onların gücü olsaydı, cennetten gelen gök gürültüsü kulaklarımızda olurdu; eğer yaptığımız işin önemini fark edebilseydik. Cennetteki tüm melekler bu bir avuç insana bakıyor ve onları insan ailesinin kurtuluşu için teşvik ediyor. … Ne zaman bu konuyu düşünsem, yedi gök gürültüsünün sesinin insanları uyandırmasını istiyorum” (Discourses of Brigham Young, sel. John A. Widtsoe [1954], 403-4).

  14. Harold B. Lee, “God’s Kingdom—A Kingdom of Order,” Ensign, Ocak 1971, 10. Ayrıca, 1896’da Başkan Wilford Woodruff tarafından yapılan açıklamaya bakınız; o şöyle bildirdi: “İsa Mesih’in Son Zaman Azizler Kilisesi başkanı olarak şimdi devam etmemiz ve ilerlememiz gerektiğini söylemek istiyorum. Vahiy [almamız] bitmedi. … Başkan Joseph Smith’i takip eden Başkan [Brigham] Young bizi buraya getirdi. Bu tapınakları organize etti ve hizmet çağrısının ve görevinin amaçlarını yerine getirdi. … Ne Başkan Taylor, ne de Wilford Woodruff gibi, o da bu işe ait tüm vahiyleri almamıştır. Mükemmel olana kadar bu işin sonu gelmeyecektir” (The Discourses of Wilford Woodruff, sel. G. Homer Durham [1946], 153–54).

  15. Bkz. 3. Nefi 29:8-9.

  16. Bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 131:2, 4.

  17. Bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 132:7.

  18. Yaşlı John A. Widtsoe şunları yazdı: “Tam anlamını anlamak için açık gözlerle, sembollere ve antlaşmalara dikkat ederek ve düzenli, devamlı bir gayret göstererek tapınağa giden erkek veya kadına, Tanrı sözlerini konuşur ve vahiyler gelir. İlahi güç armağanı o kadar zengin bir semboldür ki, yalnızca bir ahmak onu tanımlamaya çalışabilir; aramak ve görmek için güçlerini kullananlar için o kadar vahiylerle doludur ki, hiçbir insan sözü tapınak hizmetinde görülen ihtimalleri açıklayamaz veya netleştiremez. Vahiy aracılığıyla verilen ilahi güç armağanı, en iyi vahiy aracılığıyla anlaşılabilir” (in Archibald F. Bennett, Saviors on Mount Zion, [Sunday School manual, 1950], 168).