2010–2019
Dayanma Gücü
Ekim 2013


13:5

Dayanma Gücü

Doğruluk içinde sonuna kadar dayanma kabiliyetimiz, tanıklığımızın gücüyle ve imanımızın içtenliği ile doğru orantılı olacaktır.

Her sabah uyandığımızda, yaşamın zorluklarıyla dolu yeni bir günle karşı karşıya geliriz. Bu zorluklar değişik biçimlerde gelebilir: Fiziksel sorunlar, mali problemler, ilişkilerdeki zorluklar, duygusal sıkıntılar ve hatta kişinin inancıyla mücadelesi.

Hayatta karşılaştığımız zorlukların birçoğu çözülebilir ve üstesinden gelinebilir ama bazılarının anlaşılması zor, aşılması imkansız olabilir ve bir sonraki hayata geçene kadar bizimle kalacaklardır. Biz çözebileceğimiz zorluklara geçici olarak tahammül ettiğimizde ve çözemeyeceğimiz zorluklara dayanmaya devam ettikçe geliştirdiğimiz ruhsal gücümüzün, hayatta yüzleştiğimiz tüm zorluklara başarıyla dayanma konusunda bize yardım edeceğini hatırlamamız önemlidir.

Kardeşlerim, dünyasal varoluşumuzu tasarlamış sevgi dolu bir Cennetteki Baba’ya sahibiz; böylece O’nun huzurunda sonsuz yaşama hak kazanmak için öğrenmemiz gereken dersleri bireysel olarak öğrenebiliriz.

Peygamber Joseph Smith’in hayatından bir hikaye bu ilkeye örnektir. Peygamber ve birkaç yoldaşı Liberty-Missouri’de aylarca hapsedildiler. Peygamber Joseph hapiste acı çekerken Azizler’in devam etmekte olan acılarının hafifletilmesi için Rab’be alçakgönüllü bir duayla yakardı. Rab, Peygamber Joseph’a ve hepimize yüzleştiğimiz zorlukların, başarıyla dayanırsak, sonuçta bizim iyiliğimiz için olacağını öğreterek yanıt verdi. Rab’bin Joseph’ın yakarışına cevabı şuydu:

“Oğlum, ruhun huzur dolsun, sıkıntıların ve acıların olacak ama kısa sürecek.

“O halde bunlara iyi bir şekilde dayanırsan, Tanrı seni göklerde yüceltecek.”1

Cennetteki Baba, yaşam boyu yolculuğumuzu karakterimizin bir testi olarak düzenlemiştir. Biz hem iyi hem de kötünün etkisine maruz kalırız ve ayrıca gideceğimiz yolu seçmemiz için bize hür irademizle seçim hakkı verilmiştir. Eski Mormon Kitabı peygamberi Samuel’in de öğrettiği gibi, “Çünkü işte sizler özgürsünüz, kendi bildiğiniz gibi hareket etmekte serbestsiniz; çünkü işte, Tanrı sizi bilgilendirerek özgür kılmıştır.”2

Cennetteki Baba aynı zamanda ölümlü doğamızdan dolayı bizim her zaman yerinde veya doğru seçim yapamayacağımızı biliyordu. Mükemmel olmadığımız için ve hatalar yaptığımız için, O’nun huzuruna dönmek açısından yardıma ihtiyacımız vardır. Gereken yardım, İsa Mesih’in öğretileri, örneği ve kefaret amacıyla kurban oluşu ile sağlanır. Kurtarıcı’nın kefaret amacıyla kurban oluşu, tövbenin ilkeleri sayesinde bizim gelecekteki kurtuluşumuzu ve yücelişimizi mümkün hale getirir. Eğer biz dürüstçe ve içtenlikle tövbe edersek, Kefaret temizlenmemize yardım edebilir, doğamızı değiştirebilir ve zorluklarımıza başarıyla dayanmamıza yardım edebilir.

Dayanıklılık, İsa Mesih’in öğretisinde bulunan önemli bir ilkedir. Bu önemlidir çünkü ebedi geleceğimizin niteliği, doğruluk içinde dayanma gücümüzle ilgilidir.

2.  Nefi 31. bölümde peygamber Nefi bizlere, biz İsa Mesih’in aldığı aynı kurtarıcı kutsal tören olan vaftizi ve ardından Kutsal Ruh armağanını aldıktan sonra şunu öğretir: “Mesih’in sözleriyle kendinize ziyafet çekip ileriye doğru atılın ve sonuna kadar dayanırsanız, işte [o zaman] Baba şöyle diyor: ‘Sonsuz yaşama kavuşaca[ğız].’” 3

Bu yüzden Cennetteki Babamız’ın tüm kutsamalarının en harikası olan sonsuz yaşamı almak için, uygun kutsal törenleri tamamlamalı ve ardından onlara bağlı antlaşmalarımızı tutmaya devam etmeliyiz. Bir başka deyişle, başarılı bir biçimde dayanmalıyız.

Doğruluk içinde sonuna kadar dayanma kabiliyetimiz, tanıklığımızın gücüyle ve imanımızın içtenliği ile doğru orantılı olacaktır. Bizim tanıklıklarımız güçlü olduğunda ve İsa Mesih’in sevindirici haberine gerçekten döndüğümüzde, seçimlerimiz Kutsal Ruh tarafından esinlendirilecek, Mesih’e odaklı olacak ve bunlar doğruluk içinde dayanma arzumuzu destekleyeceklerdir. Eğer tanıklığımız zayıf ve Rab’be dönüşümüz yüzeyselse, kötü seçenekler yapmamızı sağlayan dünyanın sahte gelenekleri tarafından ayartılma riskimiz daha fazladır.

Sizlerle fiziksel dayanıklılığın ne kadar çok çaba gerektirdiğine örnek olan bir tecrübe paylaşmak istiyorum ve ardından onu ruhsal dayanma için gereken çaba ile kıyaslayacağım. Görevli işimden döndüğümde Kaliforniya’da bir üniversitede, çok saygı duyulan bir koç ve yazarla basketbol oynama imkanı buldum. Bu koç, oyuncularının basketbol sezonu başlamadan önce formda olmaları konusunda çok ciddiydi. Onun idman önkoşullarından biri herhangi birimiz antrenman sahasında basketbol topuna dokunmadan önce belirli ve çok kısıtlı bir zamanda okulun yakınındaki tepelerde kır koşusu yapmamızdı. Görevli işimin hemen ardından yaptığım ilk kır koşusu girişimimi hatırlıyorum: Öleceğimi zannetmiştim!

Sonunda koçun hedef olarak belirlediği zamanı aşmak iki haftalık ciddi antrenmanı gerektirdi. Sadece koşabilmekten dolayı değil ama aynı zamanda bitiş çizgisine yaklaşırken daha da hızlanabilmek muhteşem bir histi.

Başarıyla basketbol oynamak için, iyi formda olmanız gerekir. Fiziksel olarak iyi formda olmanın bir bedeli vardır ve bu bedel, kendini adama, azim ve öz disiplindir. Aynı şekilde ruhsal dayanıklılığın da bedeli vardır. Bedeli aynıdır: Kendini adama, azim ve öz disiplin.

Bir tanıklığın bedeniniz gibi, dayanmasını istiyorsanız formda olmaya ihtiyacı vardır. Peki, biz kendi tanıklıklarımızı nasıl formda tutarız? Biz kendi bedenlerimizi sadece televizyon başında basketbol maçı izleyerek iyi bir basketbol oyuncusu haline dönüştüremeyiz. Benzer bir şekilde bizler tanıklıklarımızı da sadece televizyondan genel konferansları izleyerek forma giremeyiz. Bizler İsa Mesih’in sevindirici haberinin temel ilkeleri hakkında çalışmalı ve öğrenmeli ve ardından onlarla uyumlu yaşamak için yapabileceğimizin en iyisini yapmalıyız. İşte böyle İsa Mesih’in öğrencileri oluruz ve böyle dayanıklı bir tanıklık oluştururuz.

Hayatın zorlukları ile karşılaştığımızda ve arzumuz İsa Mesih’in niteliklerini benimsemek olduğunda, ruhsal hazırlık gereklidir. Ruhsal hazırlık bizim ruhsal dayanma gücümüzü veya kuvvetimizi geliştirdiğimiz anlamına gelir; biz ruhsal olarak formda oluruz. Ruhsal olarak o kadar formda olacağız ki daima doğruyu seçeceğiz. Sevindirici haberi yaşama arzumuz ve gücümüzde sarsılmaz olacağız. İsimsiz bir şairin bir zamanlar dediği gibi, “Siz, nehrin sürükleyemediği kaya gibi olmalısınız.”

Biz zorluklarla her gün yüzleştiğimiz için, bizim her gün ruhsal dayanma gücümüz üzerinde çalışmamız önemlidir. Ruhsal dayanma gücümüzü geliştirdikçe, her gün yaşadığımız kişisel zorlukların yanısıra dünyadaki yanlış geleneklerin olumsuz tesiri de doğrulukla dayanma yeteneğimizin üzerinde az olacaktır.

Ruhsal dayanma gücü ile ilgili harika örnekleri kendi aile geçmişimizde görebiliriz. Atalarımızdan kalma hikayelerin çoğunda dayanıklılığın olumlu özelliklerini gösteren örnekler bulabiliriz.

Kendi aile geçmişimden bir hikaye bu ilkeyi örneklerle açıklıyor. Büyük-büyük dedem Joseph Watson Maynes 1856’da Hull, Yorkshire, İngiltere’de doğdu. Ailesi İngiltere’de kiliseye katıldı ve sonrasında Salt Lake City’e yolculuk ettiler. O, 1883 yılında Emily Keep ile evlendi ve 8 tane çocukları oldu. Joseph, 1910 yılının haziran ayında 53 yaşındayken tam zamanlı görevli olarak hizmete çağrıldı. Eşi ve 8 çocuğunun desteğiyle, memleketi İngiltere’ye görevli hizmeti için döndü.

Yaklaşık iki yıl boyunca imanla hizmet ettikten sonra yoldaşıyla birlikte Gloucester, İngiltere’de Pazar Okulu toplantısına bisikletleriyle giderlerken, bisikletinin lastiği patladı. Hasar tespiti yapmak için bisikletten indi. Durumun ciddi olduğunu ve tamir etmenin biraz vakit alacağını görünce, yoldaşına devam edip pazar toplantısını başlatmasını ve kendisinin de kısa bir süre sonra orada olacağını söyledi. Cümlesini bitirdiği anda yere yığıldı. O, geçirdiği bir kalp krizinden dolayı ansızın ölmüştü.

Joseph Watson Maynes, karısını ve 8 çocuğunu bu hayatta bir daha hiç göremedi. Ailesi onun naaşını Salt Lake City’e getirtti ve onun cenaze töreni eski Waterloo Toplantı Salonu’nda yapıldı. Oniki Havariler Kurulu’nun bir üyesi olan Yaşlı Anthony W. Ivins cenaze töreninde yaptığı konuşmasında hayat, ölüm ve dayanıklılık konusunda bize önemli bir ders verir: “Bu, sevindirici haberin bize ne verdiğidir; ölümden korunabilmek değil, fakat umudumuz olan harikulade dirilişle gelen zaferdir… Bu [Joseph Maynes’ı] da kapsar… İnsanların doğrulukla, inançla ve inançlarına sadık kalarak bu hayata veda etmelerini bilmek bize sevinç, memnuniyet ve mutluluk verir.”4

Bu aile hikayesi, bana büyük-büyük dedemin dayanıklılık ve ruhsal dayanma gücü örneğini takip etmemi sağlayarak elimden geleni yapmam için ilham verir. Joseph’in ölümünden sonra hayatında kesinlikle ağır bir yük taşıyan karısı Emily’nin inancından aynı şekilde ilham alıyorum. O’nun tanıklığı güçlüydü ve imanı tamdı ki o hayatının geri kalan kısmını, 8 çocuğunu kendi başına büyüterek inancına sadık bir şekilde geçirdi.

Havari Pavlus şöyle bildirdi, “Biz de her yükü ve bizi kolayca kuşatan günahı üzerimizden sıyırıp atalım ve önümüze konan yarışı sabırla koşalım.”5 Bu dünyadaki yarış engellerle dolu bir dayanıklılık yarışıdır. Bu yarıştaki engeller her sabah uyandıktan sonra karşılaştığımız zorluklardır. Biz bu dünyada yarışı koşmak, kendi hür irademizi kullanmak ve doğruyla yanlış arasından seçim yapmak için varız. Yarışı alnımızın akıyla ve başarıyla bitirmek ve Cennetteki Babamız’ın yanına dönmek için bağlılığımızın bedelini ödemeli, azmetmeli ve öz disipline sahip olmalıyız. Ruhsal olarak forma girmeye ihtiyacımız var. Ruhsal dayanma gücümüzü geliştirmeye ihtiyacımız var. Gerçek dönüşümü sağlayacak güçlü tanıklıklara ihtiyacımız var ve sonuç olarak herhangi bir zorluğa dayanma gücüne ihtiyacımız olan iç huzuru ve gücü kendi içimizde bulacağız.

Her sabah uyandığınızda karşılaştığınız zorluklar ne olursa olsun, Rab’bin yardımıyla el ele vererek, geliştirdiğiniz ruhsal gücünüz ile bu yarışın sonunda Havari Pavlus’un şu ayetlerde ifade ettiği güven duygusuna sahip olabilirsiniz:

“Çünkü kanım adak şarabı gibi dökülmek üzere. Benim için ayrılma zamanı geldi.

“Yüce mücadeleyi sürdürdüm, yarışı bitirdim, imanı korudum.

“Bundan böyle doğruluk tacı benim için hazır duruyor. Adil yargıç olan Rab o gün bu tacı bana, yalnız bana değil, O’nun gelişini özlemle beklemiş olanların hepsine verecektir.”6

Bizi bu zamanlarda dünyaya gönderen, sevecen Cennetteki Babamız’ın gerçekliğine ve O’nun muhteşem ve sonsuz mutluluk planına dair tanıklık ederim. Rab’bin Ruhu kendi içimizde dayanma gücümüzü geliştirmemiz için hepimize ilham versin. İsa Mesih’in adıyla, amin.