Genel Konferans
Mutlu Olmak İstiyor musunuz?
Ekim 2023 genel konferansı


47:28

Mutlu Olmak İstiyor musunuz?

Antlaşma yolunda kalın. Hayatınız daha kolay, daha mutlu ve sevinçle dolu olacaktır.

Mutlu olmak istiyor musunuz? Sizi mutsuz eden nedir? Başkan Russell M. Nelson şöyle dedi: “Perişan olmak istiyorsanız emirleri çiğneyin ve asla tövbe etmeyin. Eğer sevinç istiyorsanız, antlaşma yolunda kalın.”1 Mutlu olmak basit değil mi? Sadece antlaşmalar yapın ve bunları hayatınızda yerine getirin. Antlaşma yolunda kalmamıza ve kendimizi mutlu etmemize yardım edebilecek bazı şeyleri gözden geçirelim.

1. Antlaşma Yolu Nedir?

Yaşlı Dale G. Renlund’a göre, antlaşma yolu terimi, Mesih’e geldiğimiz ve O’na bağlandığımız bir dizi antlaşmaya atıfta bulunur. Bu antlaşma bağı aracılığıyla, O’nun sonsuz gücüne erişiriz. Bu yol İsa Mesih’e iman ve tövbe ile başlar, ardından vaftiz ve Kutsal Ruh’u almayı takip eder.”2 Rab’bin sofrasından her yiyip içtiğimizde bu antlaşmaları yenileriz.

Vaftiz antlaşmasından başlayarak, hayatımız boyunca daha çok antlaşmalar yaparız. Yaşlı Renlund yine şunları söyledi: “Antlaşma yolu, tapınak ilahi güç armağanı gibi tapınak kutsal törenlerine yönlendirir. İlahi güç armağanı, Tanrı’nın, bizi O’na daha tam bir şekilde bağlayan kutsal antlaşmalar armağanıdır.”3

2. Antlaşma Yolunda mısınız?

Bazen anlaşmalar yaptığımızda onları yerine getiremeyiz. Bu gerçekleştiğinde, antlaşma yoluna nasıl dönebilirsiniz? Antlaşma yoluna dönmenin bazı örneklerini paylaşmama izin verin.

Bir aydan biraz daha uzun bir süre önce, bizimle birlikte hizmet etmiş olan görevini bitirip evine dönmüş bir görevliden bir mesaj aldım. Kendisi şunları söyledi: “Son zamanlar benim için zordu. Her gün kaygı ve depresyonla mücadele etmek beni yıprattı ki bu çok zor. Kendimi yalnız ve perişan hissediyorum. Zorluklarla mücadele etmek için neler yapabileceğim konusunda, Cennetteki Babamız’ın huzur ve teselli göndererek bana rehberlik etmesi için dua etmekteyim. … Dua ederken, Ruh’un beni teşvik ettiğini, bana ondalığımı tam olarak ödemem gerektiğini söylediğini hissettim. … Ruhu o kadar güçlü hissettim ki, hemen bunu yapma dürtüsü hissettim. Bunu yapma arzusuyla, ‘ondalığını ödersen her şey düzelecek’ telkinini hissettim. Hâlâ huzur bulmak için çabalıyorum ama Kurtarıcımız’a dair bir tanıklığım var ve itaatim sayesinde aradığım huzuru kalbimde ve zihnimde hissedebilir ve bulabilirim. Yakın zamanda Kilise’ye geri dönmeye ve yaptığım her şeyde Ruh’u aramaya karar verdim.”

Şimdi onun durumu gayet iyi. Ayrıca siz de Cennetteki Baba’dan huzur isteyebilirsiniz, ancak cevap, beklediğinizden farklı olabilir. Kurtarıcı’yı tanımaya çalıştığınız ve Cennetteki Baba’ya dua ettiğiniz sürece, O size, sizin için özel bir yanıt verecektir.

Başkan Thomas S. Monson şöyle öğretti:

“Ölümlü hayatta öğrenebileceğimiz en büyük ders şudur ki Tanrı konuştuğunda ve biz itaat ettiğimizde, biz her zaman doğru yolda olacağız.”4

“Emirleri yerine getirdiğimizde yaşamlarımız daha mutlu, daha tatmin edici ve daha az karmaşık olacaktır. Çektiğimiz zorluklara ve problemlere katlanmak daha kolay olacak ve [Tanrı’nın] vaat ettiği nimetlere kavuşacağız.”5

Gözetmen olarak hizmete çağrıldığımda, hayatımın en zor zamanlarıydı. 30’lu yaşlarımın başında genç bir babaydım, fakat ailevi zorluklar nedeniyle maddi sıkıntı içindeydim. Hiçbir çözüm bulamadım ve zorlukların hiç bitmeyeceğini düşünüyordum. Maddi ve manevi olarak tükenmiştim. Ruhsal gücümden de şüphe etmeye başladım. Çadır kazığı başkanımın beni hizmete çağırması, işte tam da bu zor dönemde oldu. Her ne kadar zor olsa da hizmet çağrısını kabul ettim.

Eşim de çadır kazığı başkanıyla görüştü fakat o evet diyemedi, hayır da diyemedi ama gözyaşlarını dökmeye devam etti. Bütün hafta boyunca Cennetteki Baba’ya, “Neden şimdi?” ve “Her bir kişiyi gerçekten tanıyor musun?” diye sorarak ağladı. Cevap alamadı, ama ertesi pazar günü gözetmen olarak desteklendim. Cennetteki Baba’ya bu soruları daha fazla sormadı, fakat altı yıl boyunca hizmet çağrımda beni destekledi.

Hizmet çağrımdan serbest bırakıldığım pazar günü, karım Rab’bin sofrasından yiyip içerken bir ses duydu. Ses ona şöyle fısıldadı: “Yürümek senin için çok zor olduğundan, seni tutması ve senin adına yürümesi için onu gözetmen olarak hizmete çağırdım.” Eşim geçtiğimiz altı yıla dönüp baktığında, hiç bitmeyecek gibi görünen pek çok zorluğun, yol boyunca çözüldüğünü fark etti.

Bir hizmet çağrısı almanın bizim için iyi bir zaman olmadığını düşündüğümüzde, o hizmet çağrısına en çok ihtiyaç duyduğumuz zamanın bu zaman olabileceğini öğrendik. Rab bizden herhangi bir hizmet çağrısında hizmet etmemizi istediğinde, ister hafif ister ağır bir çağrı olsun, O bizim ihtiyaçlarımızı görür. O, ihtiyacımız olan gücü sağlar ve sadakatle hizmet ettiğimizde üzerimize yağdıracağı hazır nimetleri vardır.

Bizi antlaşma yolunda kalmaktan alıkoyan başka pek çok şey vardır. Her ne olursa olsun, yardım için kalplerimizi Cennetteki Baba’ya çevirmek için hiçbir zaman geç değildir. Yaşlı Paul V. Johnson bize şunları öğretti: “Şeytan’ı takip ettiğimizde ona güç vermiş oluruz. Tanrı’yı takip ettiğimizde, O bize güç verir.”6

Mormon Kitabı’nda Kral Benyamin şöyle tanıklık eder: “Tanrı’nın emirlerini yerine getirenlerin kutsal ve sevinçli durumlarını düşünmenizi istiyorum. Çünkü işte, onlar gerek dünyasal, gerekse ruhsal her şeyde kutsanmışlardır; ve sonuna kadar da dayanırlarsa cennete kabul edilecekler, böylece Tanrı’yla sonsuz bir mutluluk durumunda yaşayacaklardır.”7

3. Tanrı ile Yaptığınız Antlaşmaları Yerine Getirmek Sizi Nasıl Mutlu Edebilir?

Eşim, evliliğimizin bizi birbirimize bir boyundurukla bağladığını ve bu nedenle daha önce yapamadığı şeyleri yapabildiğini söylüyor. Mesela küçüklüğünden beri karanlıkta dışarı çıkmakta zorlanıyordu, ama artık bu da zor değil, çünkü ben onunla birlikte gidiyorum. O kısa boyludur ve sandalye veya merdiven kullanmadığı sürece yüksek raflara ulaşamıyor, ama ben ondan uzun olduğum için yüksek raflardaki şeylere onun için ulaşabiliyorum. Kurtarıcımız’ın boyunduruğunu üzerimize almak da böyle bir şeydir. Kendimizi O’nun boyunduruğu altına aldığımızda, kendi başımıza yapamayacağımız şeyleri yapabiliriz, çünkü O, bizim kendi başımıza yapamayacağımız şeyleri yapabilir.

Yaşlı David A. Bednar şöyle söyledi: “Kutsal antlaşmaları yapmak ve bunlara sadık kalmak bizi Rab İsa Mesih’e ve O’nunla aynı boyunduruğa bağlar. Aslında, Kurtarıcı, en iyi çabalarımız O’nunkiyle eşit olmasa ve O’nunla karşılaştırılamayacak olsa bile, bizi O’na güvenmeye ve O’nunla birlikte yüklerimizi çekmeye çağırır. Ölümlü hayat yolculuğunda O’na güvenip yükümüzü O’nunla beraber çektiğimizde, O’nun boyunduruğu gerçekten kolay, yükü hafiftir.”8

Başkan Nelson şöyle öğretti:

“Kurtarıcı’nın boyunduruğunu yüklenmek, O’nun kuvvetine ve fidye ile kurtarıcı gücüne erişiminiz olduğu anlamına gelir.”9

Tanrı ile olan antlaşmalarımızı yerine getirmenin ödülü göksel güçtür. Bizi imtihanlarımıza, ayartmalarımıza ve yürek acılarımıza daha iyi dayanmamız için güçlendiren güçtür. Bu güç, yolumuzu kolaylaştırır. İsa Mesih’in daha yüksek yasalarını yaşayanlar, O’nun daha yüksek gücüne erişebilirler.”10

“Antlaşmaları yerine getirmek aslında hayatı kolaylaştırır! Vaftiz kurnalarında ve tapınaklarda antlaşmalar yapan ve onları yerine getiren her kişi, İsa Mesih’in gücüne erişimini arttırmıştır.”11

Sevgili kardeşlerim, mutlu olmak istiyor musunuz? Antlaşma yolunda kalın. Hayatınız daha kolay, daha mutlu ve sevinçle dolu olacaktır. Kurtarıcımız bizi şöyle davet eder, “Ey bütün yorgunlar ve yükü ağır olanlar! Bana gelin, ben [sizi rahata kavuştururum].”12 O, yaşayan Mesih’tir. O, yüklerimizi taşır ve hayatımızı kolaylaştırır. İsa Mesih’in adıyla, amin.