Genel Konferans
Tanrı’nın Amacı Sizi Eve Getirmektir
Nisan 2024 genel konferansı


11:35

Tanrı’nın Amacı Sizi Eve Getirmektir

Baba’nın sevgili çocukları için yaptığı planla ilgili her şey, herkesi eve getirmek üzere tasarlanmıştır.

Başkan Nelson’ın aracılığıyla Rab İsa Mesih’in Havarisi olarak hizmete çağrılma sürecine uyum sağlamaya başlarken, benim için ettiğiniz dualara olan minnettarlığımı ifade etmek isterim. Muhtemelen bunun beni ne kadar alçakgönüllü hissettirdiğini gayet iyi tahmin edebilirsiniz; olağanüstü bir değişim ve kendimi ciddi bir şekilde değerlendirme dönemi oldu. Kurtarıcı’ya herhangi bir sıfatla hizmet etmek ve O’nun umut verici sevindirici haberinin müjdesini paylaşmak üzere sizinle birlikte çalışmak, aslında büyük bir onurdur.

Bunun da ötesinde, her yeni Havari’nin arkasında şaşkın bir kayınvalide olduğu söylenir. Bu gerçekten söylendi mi bilmiyorum ama benim durumumda kesinlikle söylenmiş olabilir. Ve şüphesiz kayınvalidemin artık aramızda olmaması onun bu şaşkınlığını azaltmaya yetmiyor.

Birkaç ay önce, eşim ve ben çeşitli Kilise görevleri için başka bir ülkeyi ziyaret ederken, bir sabah erkenden uyandım ve otelimizin penceresinden uykulu bir şekilde dışarı baktım. Aşağıda, kalabalık caddede bir barikat kurulduğunu ve bariyere ulaşan arabaları geri döndürmek için hemen yanında bir polisin görevlendirildiğini gördüm. İlk başta sadece birkaç araba yol boyunca ilerledi ve geri çevrildi. Ancak zaman geçtikçe ve trafik arttıkça, araba kuyrukları oluşmaya başladı.

Yukarıdaki pencereden, polisin trafik akışını engelleme ve insanları geri çevirme gücünden memnun göründüğünü izledim. Aslında, her araba bariyere yaklaştıkça adımlarında bir sıçrama oluşuyor, sanki küçük bir dans hareketi yapmaya başlayacakmış gibi görünüyordu. Eğer bir sürücü barikat nedeniyle sinirleniyorsa, polis memuru yardımsever veya sempatik görünmüyordu. Sadece başını tekrar tekrar sallayıp ters yönü işaret ediyordu.

Dostlarım, ölümlü hayat yolundaki öğrenci arkadaşlarım, Babamızın güzel planı, hatta “muhteşem” planı sizi dışarıda tutmak için değil, eve getirmek için tasarlanmıştır. Hiç kimse bir barikat kurup sizi geri çevirmek ve uzaklaştırmak için oraya birini yerleştirmedi. Aslında, durum tam tersidir. Tanrı kararlı bir şekilde sizin peşinizdedir. O, “bütün çocuklarının Kendisine dönmeyi seçmelerini ister” ve O sizi geri getirmek için mümkün olan her çareye başvurur.

Sevgi dolu Babamız, size ve bana ölümlülüğün zorlayıcı ve geliştirici deneyimlerini yaşama fırsatını, en doğal ahlaki irademizi O’nu seçmek için kullanma şansını, öğrenme, büyüme, hatalar yapma, tövbe etme, Tanrı’yı ve komşumuzu sevme ve bir gün O’na dönme fırsatını sağlamak amacı doğrultusunda bu dünyanın Yaratılışı’nı yönetmiştir.

O, kıymetli Sevgili Oğlu’nu bu düşmüş dünyaya, insan deneyiminin tüm boyutlarını yaşaması, O’nun diğer çocuklarının takip etmesi için bir örnek oluşturması ve kefaret etmesi ve fidye ile kurtarması amacıyla göndermiştir. Mesih’in büyük kefaret edici armağanı, bizi ebedi evimizden ayıracak olan fiziksel ve ruhsal ölümün her türlü barikatını ortadan kaldırır.

Baba’nın sevgili çocukları için yaptığı planla ilgili her şey, herkesi eve getirmek üzere tasarlanmıştır.

Tanrı’nın elçileri, peygamberleri İade Ediliş dönemi kutsal yazılarında bu plana ne ad veriyorlar? Onlar bunu, fidye ile kurtuluş planı, merhamet planı, büyük mutluluk planı ve “Biricik Doğmuş Çocuğu’mun kanı aracılığıyla” herkes için olan kurtuluş planı olarak adlandırırlar.

Baba’nın büyük mutluluk planının amacı tam burada, şu anda ve sonsuzluklarda sizin mutluluğunuzdur. Bu sizin mutluluğunuzu engellemek ve bunun yerine endişe ve korku duymanıza neden olmak için değildir.

Baba’nın fidye ile kurtuluş planının amacı aslında sizin fidye ile kurtuluşunuz, İsa Mesih’in çektiği acıları ve ölümü aracılığıyla kurtarılmanız, günahın ve ölümün tutsaklığından özgür kılınmanızdır. Bu, sizi olduğunuz gibi bırakmak için değildir.

Baba’nın merhamet planının amacı, sizler O’na geri dönüp O’na olan bağlılık antlaşmanızı onurlandırdığınızda merhamet sunmaktır. Bu, merhameti inkar etmek ve acı ve keder vermek için değildir.

Baba’nın kurtuluş planının amacı aslında “İsa hakkında tanıklık” elde ettiğinizde ve tüm ruhunuzu O’na sunduğunuzda, yüceliğin göksel krallığındaki kurtuluşunuzdur. Bu, sizi dışarıda tutmak için değildir.

Bu, hayatlarımızı yaşama şeklimizle ilgili olarak her şeyin serbest olduğu anlamına mı gelmektedir? İrademizi kullanma şeklimizin bir önemi olmadığı anlamına mı gelmektedir? Tanrı’nın emirlerini kabul veya terk edebileceğimiz anlamına mı gelmektedir? Hayır, tabii ki değil. Şüphesiz İsa’nın ölümlü hizmeti sırasında yaptığı en tutarlı davetlerinden ve ricalarından biri şüphesiz ki değişmemiz, tövbe etmemiz ve O’na gelmemizdi. O’nun daha yüksek bir ahlaki davranış düzleminde yaşamaya yönelik tüm öğretilerinin temelinde saklı olan şey, kişisel ilerlemeye, Mesih’e dönüştürücü bir imana ve güçlü bir yürek değişimine yönelik bir çağrıdır.

Tanrı, bizim için bencil ve gururlu dürtülerimizin radikal bir şekilde değişmesini, doğal [nefsani] insanın kovulmasını, “gitmemizi ve artık günah işlemememizi” istemektedir.

Eğer Baba’nın herkesi kapsayan planının amacının bizi kurtarmak, bizi fidye ile kurtarmak, bize merhamet sunmak ve böylece bize mutluluk vermek olduğuna inanıyorsak, bu büyük planın Kendisi aracılığıyla gerçekleştiği Oğul’un amacı nedir?

Oğul’un Kendisi bize der ki: “Çünkü kendi isteğimi değil, beni gönderenin isteğini yerine getirmek için gökten indim.”

İsa’nın isteği iyiliksever Baba’nın isteğidir! O, Babası’nın çocuklarının her birinin planın nihai hedefi olan Onlar’la birlikte sonsuz yaşama kavuşmasını mümkün kılmak istemektedir. Kimse bu ilahi potansiyelden dışlanmaz.

Eğer asla yeterli olamayacağınız ya da Mesih’in sonsuz Kefareti’nin sevgi dolu erişiminin merhametle herkesi kapsadığı ama sizi kapsamadığı konusunda endişelenmeye eğilimliyseniz, o zaman yanlış anlıyorsunuz demektir. Sonsuz, sonsuz demektir. Sonsuz sizi ve sevdiklerinizi kapsar.

Nefi bu güzel gerçeği şöyle açıklar: “O, dünyanın yararına olmayan hiçbir şey yapmaz; çünkü O dünyayı sever, hatta bütün insanları kendisine çekmek için canını bile verir. Bunun için kimseye kurtuluşundan pay almamasını emretmez.”

Kurtarıcı, İyi Çoban, kaybolan koyunlarını bulana kadar onları aramaya devam eder. O “hiç kimsenin mahvolmasını istemez.”

“İşte merhamet elim size doğru uzanmıştır ve kim gelirse onu kabul edeceğim.”

“Aranızda hasta biri var mı? Onları buraya getirin. Kötürüm veya kör veya topal veya sakat veya cüzamlı veya eli ayağı kurumuş veya sağır veya herhangi bir derdi olan birisi var mı? Onları buraya getirin ve ben onları iyileştireceğim, çünkü size acıyorum.”

O, kanaması olan kadını kovmadı, O cüzamlıdan uzak durmadı, O zina ederken yakalanan kadını reddetmedi, O günahları ne olursa olsun tövbe edenleri geri çevirmedi. Ve O’na kırık yüreklerinizi ve pişman olan ruhlarınızı getirdiğinizde O sizi veya sevdiklerinizi reddetmeyecektir. Bu O’nun amacı veya O’nun tasarımı olmadığı gibi, O’nun planı, niyeti, dileği veya umudu da değildir.

Hayır, O barikatlar ve engeller koymaz; O onları kaldırır. O sizi dışarıda bırakmaz; sizi içeri buyur eder. O’nun bütün hizmeti, bu amacın canlı bir beyanıydı.

Tabii bir de O’nun kefaret amacıyla kurban oluşunun kendisi vardır ki, bunu anlamak bizim için daha zordur, ölümlü hayattaki kavrama kapasitemizin ötesindedir. Ama ve bu önemli bir “ama”dır, biz O’nun kefaret amacıyla kurban oluşunun kutsal, kurtarıcı amacını anlıyoruz, kavrayabiliyoruz.

İsa çarmıhta öldüğünde tapınağın perdesi yırtılıp ikiye bölünmüştü; bu da O’na dönecek, O’na güvenecek, yüklerini O’na bırakacak ve antlaşma bağlantısı yoluyla O’nun boyunduruğunu üstlenecek herkes için Baba’nın huzuruna tekrar erişimin ardına kadar açıldığını simgelemektedir.

Başka bir deyişle, Baba’nın planı barikatlarla ilgili değildir. Hiçbir zaman olmadı; hiçbir zaman da olmayacak. Yapmamız gereken şeyler, yerine getirmemiz gereken emirler, doğamızın değiştirmemiz gereken yönleri var mıdır? Evet. Ancak O’nun lütfuyla, bunlar kavrayışımızın dışında değil, ulaşabileceğimiz yerdedir.

Bu iyi olan haberdir! Bu sade gerçekler için tarif edilemez bir şekilde minnettarım. Baba’nın tasarımı, O’nun planı, O’nun amacı, O’nun niyeti, O’nun dileği ve O’nun umudunun hepsi sizi iyileştirmek içindir, hepsi size huzur vermek içindir, hepsi sizi ve sevdiklerinizi eve getirmek içindir. Ben buna O’nun Oğlu İsa Mesih’in adıyla bir tanığım, amin.

Kaynaklar

  1. Russell M. Nelson, “Göksel Düşünün!,” Liyahona, Kasım 2023, 117, 118.

  2. Bkz. 2. Nefi 26:25, 27.

  3. Genel El Kitabı: İsa Mesih’in Son Zaman Azizler Kilisesi’nde Hizmet Etmek, 1.1, Sevindirici Haber Kütüphanesi.

  4. Bkz. Musa 7:33.

  5. Bkz. Yakup 6:8; Alma 12:30.

  6. Bkz. Alma 42:15.

  7. Bkz. Alma 42:8, 16.

  8. Musa 6:62.

  9. Bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 45:4.

  10. Öğreti ve Antlaşmalar 76:50–70.

  11. Bkz. Omni 1:26.

  12. Bkz. Matta 4:17.

  13. Bkz. Matta 5–7. Örneğin, Matta 5:43–44’te Kurtarıcı öğrencilerine “komşunu [sevmenin], düşmanından nefret [etmenin]” yeterli olmadığını öğretmiştir. O’nu takip etmek için öğrencilerin “[düşmanlarını da] [sevmeleri]” gerekiyordu.

  14. Bkz. Mosiya 5:2. İsa Mesih’in merhametinin yaşamlarımızda devreye girebilmesi için bizim O’na geri dönmemiz gerekmektedir. Genç Alma öğretir ki, bu görkemli “fidye ile kurtuluş planı … tövbe etmeleri koşuluyla yerine getirilebilirdi; zira bu koşullar olmasaydı, merhamet … etkisini gösteremeyecekti” (Alma 42:13).

  15. Bkz. Mosiya 3:19.

  16. Yuhanna 8:11.

  17. Yuhanna 6:38.

  18. Bkz. Russell M. Nelson, “The Atonement,” Ensign, Kasım1996, 35: “O’nun Kefareti sonsuzdur, sonu yoktur. Aynı zamanda tüm insanlığın sonsuz ölümden kurtulacağı için de sonsuzdu. O’nun çektiği büyük acılar nedeniyle sonsuzdu. Zaman açısından sonsuzdu, önceki hayvan kurban verme örneklerine bir son verdi. Kapsam olarak sonsuzdu, herkes için bir kez yapılacaktı. Ve Kefaret’in merhameti sadece sonsuz sayıda insanı değil, aynı zamanda O’nun yarattığı sonsuz sayıda dünyayı da kapsar. Bu, herhangi bir insan ölçeğinin ya da ölümlü kavrayışının ötesinde sonsuzdu.”

  19. 2. Nefi 26:24.

  20. Bkz. Luka 15:4.

  21. 2 Petrus 3:9; ayrıca bkz. Öğreti ve Antlaşmalar 18:11–12.

  22. 3. Nefi 9:14.

  23. 3. Nefi 17:7; ayrıca bkz. 6. ayet.

  24. İsa Mesih’in bazı kişilerin cennetin krallığını miras alamayacaklarını belirten öğretilerinde, bu sonucun onlar için Kendi arzusu olmadığını, onların kendi seçimlerinin bir sonucu olduğunu açıkça belirtmektedir (bkz. Matta 7:13–14, 21–25).

  25. Bkz. Matta 27:50–51; İbraniler 9:6–12.