1 Ey Tanrı, sen neredesin? Ve senin gizlendiğin yeri örten çardak nerede?

2 Elin ne zamana kadar senin tarafından durdurulacak ve senin gözün, evet, senin pak gözün, senin halkına ve senin hizmetkarlarına yapılan haksızlıkları sonsuz cennetlerden seyredecek ve senin kulağın onların feryatları ile delinecek?

3 Evet, ya Rab, senin kalbin onlar için yumuşamadan ve senin bağrın onlar için şefkatle sızlamadan önce, onlar bu haksızlıklara ve yasadışı baskılara ne kadar katlanacaklar?

4 Ey Her Şeye Gücü Yeten Rab Tanrı, göğü, yeri ve denizleri ve bunların içinde olan her şeyi yaratan ve şeytanı ve Şeol’un karanlık ve kara cahil egemenliğini kontrol altında tutan ve onlara boyun eğdiren; elini uzat; gözün delip geçsin; çardağın kaldırılsın; senin gizlendiğin yer artık örtülü olmasın; kulağın eğilsin; yüreğin yumuşasın ve bağrın bizim için şefkatle sızlasın.

5 Öfken düşmanlarımıza karşı alevlensin; ve kalbinin kızgınlığı içinde, bize yapılan haksızlıkların intikamını kılıcınla al.

6 Acı çekmekte olan azizlerini hatırla, ey Tanrımız; ve hizmetkarların senin adınla sonsuza dek sevinecekler.

7 Oğlum, ruhun huzurla dolsun; çektiğin eziyetler ve sıkıntılar sadece kısa bir an sürecek;

8 Ve sonra, eğer sen bunlara iyi dayanırsan, Tanrı seni göklerde yüceltecek; sen tüm düşmanlarına karşı zafer kazanacaksın.

9 Dostların senin yanında duruyor ve onlar seni tekrar sıcacık kalplerle ve dostluk elleriyle selamlayacaklar.

10 Sen henüz Eyüp kadar değilsin; Eyüp’e yaptıkları gibi, dostların sana karşı mücadele etmiyorlar ve seni yasayı çiğnemekle suçlamıyorlar.

11 Ve seni yasayı çiğnemekle suçlayanlar, onların ümidi yanıp kül olacaktır; ve onların beklentileri, doğmakta olan güneşin yakıcı ışınlarının karşısında eriyen beyaz kırağı gibi eriyip yok olacaktır;

12 Ve ayrıca öyle ki, Tanrı zamanları ve mevsimleri değiştirmek ve onların zihinlerini körleştirmek için elini kaldırıp mührünü basmıştır; onlar O’nun harika işlerini anlayamasınlar diye; O aynı zamanda onları sınayabilsin ve onları kendi hilelerinde yakalayabilsin diye;

13 Aynı zamanda onların yürekleri bozulmuş olduğu için; ve onların başkalarının başına getirmek istedikleri ve başkalarına acı çektirmeyi sevdikleri şeyler, kendi başlarına fazlasıyla en şiddetli şekilde gelecektir;

14 Öyle ki onlar aynı zamanda hayal kırıklığına uğrayacaklar ve ümitleri kesilecektir;

15 Ve uzun yıllar geçmeden, onlar ve onların soyu göğün altından süpürülecektir, diyor Tanrı, böylece onlardan duvarın yanında duracak hiç kimse kalmaz.

16 Benim meshedilmişlerime karşı ökçe kaldıracak olan, diyor Rab ve benim önümde günah işlemedikleri halde onlar günah işledi diye bağıran herkes lanetlidir, diyor Rab, ama onlar benim gözümde doğru olanı ve benim onlara emrettiklerimi yaptılar.

17 Ancak suç diyerek bağıranlar bunu günahın uşakları oldukları ve kendileri itaatsizliğin çocukları oldukları için yaparlar.

18 Ve hizmetkarlarımı tutsaklığa ve ölüme sürükleyebilmek için onların aleyhinde yalan yere yemin edenler;

19 Onların vay haline; onlar benim küçük yavrularıma zarar verdikleri için evimin kutsal törenlerinden koparılıp atılacaktır.

20 Onların sepeti dolu olmayacak, onların evleri ve ambarları yıkılıp yok olacak ve onlar kendilerini pohpohlayanlar tarafından hor görülecektir.

21 Onların ve onlardan sonra gelen soylarının kuşaktan kuşağa rahipliğe hakları olmayacaktır.

22 Onların boyunlarına bir değirmen taşı asılıp denizin derinliklerinde boğulmuş olmaları kendileri için daha hayırlı olurdu.

23 Halkımı rahatsız eden ve sürüp çıkaran ve öldüren ve onlara karşı tanıklık eden herkesin vay haline, diyor Orduların Rabbi; bir engerekler soyu, cehennem cezasından kaçıp kurtulamayacaktır.

24 İşte, benim gözlerim onların bütün işlerini görür ve bilir; ve yargı zamanı geldiğinde, onların hepsi için sakladığım ani bir yargım var.

25 Çünkü her insan için işlerinin nasıl olacağına göre kararlaştırılmış bir zaman vardır.

26 Tanrı, kendi Kutsal Ruhu aracılığıyla, evet, Kutsal Ruh’un kelimelerle anlatılamayan armağanı aracılığıyla, size dünyanın varoluşundan şu ana kadar vahiy edilmemiş olan bilgileri verecektir;

27 Bizim atalarımız bu bilgilerin son zamanlarda vahiy edilmesini hevesli bir özlemle beklemişlerdi; onların zihinleri melekler tarafından kendi yüceliklerinin bütünlüğünü sağlamak amacıyla saklanmış olan bu bilgilere yönlendirilmişti;

28 Bir zaman gelecek ki o zaman hiçbir şey saklanmayacaktır; bir Tanrı olsun ya da birçok tanrı olsun, onlar açıkça görülecektir.

29 Tüm tahtlar ve egemenlikler, prenslikler ve güçler, İsa Mesih’in sevindirici haberi uğruna cesurca sonuna kadar dayanan herkese bildirilecek ve verilecektir.

30 Ve ayrıca, göklere veya denizlere ya da kuru toprağa veya güneşe, aya ya da yıldızlara sınırlar konulmuşsa, bunlar bildirilecektir;

31 Onların tüm dönüş süreleri, tüm kararlaştırılmış günler, aylar ve yıllar; ve onların kendi günlerinin, aylarının ve yıllarının tüm günleri; ve onların tüm görkemleri, yasaları ve belirlenmiş süreleri, zamanların dolduğu bu düzenleme dönemindeki günlerde bildirilecektir;

32 Bunlar bu dünya var olmadan önce, diğer tüm tanrıların Sonsuz Tanrısı’nın Meclisi’nde kararlaştırılmış olanlara göredir; öyle ki bunlar dünyanın bitişine ve sonuna kadar, her insan O’nun sonsuz huzuruna ve O’nun ölümsüz huzur diyarına gireceği zamana dek saklanacaktır.

33 Akan sular ne kadar kirli kalabilir? Hangi güç gökleri durduracaktır? Bir insanın Missouri ırmağını belirlenmiş akış yönünde durdurmak için veya onun akışını yukarı doğru çevirmek için aciz elini uzatabilmesi ne ise, Her Şeye Gücü Yeten’in, Son Zaman Azizleri’nin başlarına gökten bilgi yağdırmasını engellemek de öyle bir şeydir.

34 İşte, çağrılanlar çok, ama seçilenler azdır. Ve onlar neden seçilmemiştir?

35 Çünkü onların yürekleri bu dünyaya ait şeylere o kadar bağlıdır ki ve onlar insanların şereflerine göz dikerler ki, şu tek dersi öğrenmezler;

36 Öyle ki rahipliğin hakları cennetin güçleri ile ayrılmaz bir şekilde bağlanmıştır ve öyle ki cennetin güçleri doğruluk ilkelerine göre olmadan kontrol edilemez ve kullanılamaz.

37 Öyle ki bu haklar bize bahşedilebilir, bu doğrudur; ancak biz günahlarımızı örtmeye veya gururumuzu, boş hırslarımızı tatmin etmeye ya da insanların çocuklarının ruhları üzerinde, kötülüğün herhangi bir derecesinde, kontrol veya hakimiyet veya baskı uygulamaya çalıştığımızda, işte, gökler kendini geri çeker; Rab’bin Ruhu kederlenir; ve O geri çekildiği zaman, o adamın rahipliğine veya yetkisine amin olur.

38 İşte, o kişi bunu fark etmeden önce üvendirelere karşı tepmek, azizlere zulüm etmek ve Tanrı’ya karşı savaşmak için kendi başına bırakılır.

39 Üzücü tecrübeler sayesinde öğrendik ki hemen hemen bütün insanların tabiatı ve eğilimi, birazcık yetki elde ettiklerini düşünür düşünmez, derhal adaletsiz bir hakimiyet kurmaya başlayacak olmalarıdır.

40 Dolayısıyla çağrılanlar çok, ama seçilenler azdır.

41 Hiçbir güç ya da etki rahiplik aracılığıyla uygulanamaz ya da uygulanmaması gerekir; sadece ikna aracılığıyla, sabır aracılığıyla, nezaket ve yumuşak huyluluk aracılığıyla ve içten sevgi aracılığıyla;

42 Kibarlıkla ve saf bilgi aracılığıyla; bunlar ruhu ikiyüzlülük olmadan ve hile olmadan son derece açacaktır;

43 Kutsal Ruh tarafından yönlendirildiğin zaman, vakti geldiğinde keskin bir şekilde azarlayarak ve ardından seni düşmanı olarak görmemesi için azarladığın kişiye karşı artan bir sevgi göstererek;

44 Böylece o kişi senin sadakatinin ölümün bağlarından daha güçlü olduğunu bilebilir.

45 Senin bağrın da tüm insanlar ve iman ailesi için ilahi sevgiyle dolu olsun ve erdemin senin düşüncelerini durmaksızın süslemesine izin ver; o zaman senin özgüvenin Tanrı’nın huzurunda güçlenecek ve rahipliğin öğretisi gökten gelen çiyler gibi ruhunun üzerine damlalar halinde düşecektir.

46 Kutsal Ruh sürekli senin yoldaşın olacak ve senin asan doğruluğun ve hakikatin değişmez bir asası olacaktır; ve senin egemenliğin sonsuz bir egemenlik olacak ve zorlayıcı etkenler olmaksızın sonsuza dek ve daima sana doğru akacaktır.